17 Şubat 2024 Cumartesi

(TAYYİP ERDOĞAN) ÖDÜLÜ ÇOKTAN HAKETMİŞ

Ödülü çoktan haketmiş
Tarih: 23.01.2004 Saat: 03:52 Yayınlayan: Isbara_Alp

Siyonizm
...


Tayyip Erdoğan daha 2002 yılındaki gezisinde de her iki örgütün toplantılarına katılmış ve birer konuşma yapmıştı. CSIS’ta konuşma yaptığı konferansın başlığı ise ilginçti; “Türkiye yoluna girdi”

İşte Musevi Komitesi’nin Erdoğan’a vereceği ödülün gerekçeleri

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, Amerika'nın en önde gelen Yahudi Lobilerinden olan, "Amerikan Musevi Komitesi" tarafından "Cesaret Ödülü" verilmesinin nedenleri her geçen gün netlik kazanıyor.

Sözkonusu örgütü tanıyanların, "Ancak İsrail ve siyonizm emellerine hizmet edenlere ödül verir" dediği komitenin, Erdoğan'a bu ödülü vermesi için, fazla gerekçesi olduğu belirtiliyor.

"Erdoğan hangi konularda cesaret gösterdi ve Yahudileri sevindirecek neler yaptı ki bu ödülü haketti?" Şeklindeki soru henüz cevabını ararken, Başbakan'ın, iktadar geldikten bugüne kadar 'Cesaret Ödülü'nü hakeden pek çok icraatının olduğu ortaya çıktı.

Geçtiğimiz dönemlerde başta İsrail Cumhurbaşkanı Moshe Katsav ve eski büyükelçi Alien Leon tarafından övgü dolu sözler alan Erdoğan'ın bu ödülü alması için önemli gerekçelerin olduğu anlaşılıyor.

Ödül neden Ocak ayında veriliyor?

ABD'deki en büyük Siyonist lobilerden biri olarak bilinen, Amerikan Musevi Komitesi, önemli gördüğü ödüllerini bilinçli olarak Ocak ayında veriyor. Ödülün ocak ayının özelikle 15'i ile 25'i arasında verilmesinin özel bir anlamı bulunuyor.

Çünkü bu dönem, Yahudi inancı için Yeni Yıl Bayramı olarak biliniyor. Buna göre, Yahudiler bugüne, Roş ha - Şana derler, Yahudi itikadınca dünyanın yaratıldığı gündür. Bugün de, İsrail ve onunla birlikte bütün insanlığın Allah'ın mahkemesine çıktıklarına inanılır.

Neden boynuz boru?

Yahuda, Hanasi'ye göre, eğri bir boynuz olan şofar, kırık ve nedamet dolu yüreklerin sembolüdür. Şofarın on defa öttürülüşü, yaradılışı, tanrıya dönüşü, Sina Dağı'ndaki vahyi, nebilerin uyarmalarını, tapınağın yıkılmasını, İzaak'ın kurban edilişini, büyük tehlikeyi, hesap gününü, İsrail'in kurtuluşunu, Yahudilerin birlikte hareketini ve ölülerin dirilmesini hatırlatmak içindir.

Tevrat’tan ilginç ayetler

Yahudiliğin kutsal kitabı Tevrat, bu boynuz olan Şofar hakkında şu ayetlerde bilgi verir.

".. Sizin için mukaddes toplantı olacaktır. Hiçbir ağır iş yapmayacaksınız. Sizin için boru çalınma günü olacaktır." (Sayılar, Bab 29- Ayet 1)

"Yeni ayda, bedir vaktinde, Bayramımız gününde boru çalın. Çünkü bu, İsrail'e bir kanundur. Ve Yakub'un Allah'ının Hükmüdür. (Mezmurlar, Bab 81- Ayet 3-4)

"Rabbe cenk ile hamdedin. Cenk ve güzel ses ile hamdedin. Borularla ve zurna sesi ile..." (Mezmurlar, Bab 98- Ayet 5- 6)

Ecevit’e bu boynuzdan vermişlerdi

Amerikan Musevi Komitesi tarafından 28 Ocak’ta ABD’ye resmi bir ziyarette bulunacak olan Başbakan Erdoğan’a verilecek “Cesaret Ödülü”nün bir benzeri, 17 Ocak 2002’de Başbakan Bülent Ecevit’e de verilmişti. Ecevit, komiteden, “Dostluk ve Barış Ödülü” almıştı. Ecevit’e bu ödül “Daha güvenli ve demokratik bir dünya için Amerika ve İsrail’le yaptığı ortaklıktan dolayı” bir teşekkür olarak sunulmuştu.

Erdoğan'a nasıl bir ödül verecekleri ise şimdiden merak konusu oldu.

Başbakan Erdoğan cesaretli, çünkü...

* Bush'un deyimiyle 'Haçlı Savaşı' olan, uluslararası hukuku hiçe sayan Irak'ı işgal operasyonuna, Türkiye halkının yüzde 99'unun karşı çıkmasına rağmen destek verdi.

* Arz-ı Mev'ud'un gerçekleşmesi için İsrail'in genişlemesine zemin hazırlayan bu savaş için üslerini kullandırdı.

* Meclis'in reddetmesi üzerine, zor durumda kalan ABD'yi üzmemek için, gizliden anlaşma yaparak 120 bin askerin İncirliği kullanmasına ortam hazırladı.

* Geldiği günden beri, Kıbrıs'ta büyük tavizler öngören Annan Planı'nın kabul edilmesi için gayret gösterdi.

* Süleymaniye'de Türk Subaylarının başına çuval geçirilip aşağılanmasına rağmen, ABD'ye olan itaat, bağlılık ve sadakatinden bir şey kaybetmedi.

* Batı'yı en çok rahatsız eden İslam Ortak Pazarı ve İslam Dinarı'na, hiçbir başbakanın dile getiremediği itirazı Arabistan'ın Cidde kentinde söyledi.

* Ecevit, 'Milli Görüş hareketini önlemek için partisini kapatmak yetmez, köklerini kazımak gerek" diyerek ödülü hak ederken, Erdoğan da, "Milli Görüş Gömleğini çıkardığını" ifade ederek, Milli Görüş düşmanlarını memnun etti.

* İslam'ın toplumsal hayattan vicdanlara hapsedilmesine en büyük katkıyı yapacak olan 'Muhafazakar Demokrasi' adı altında kimlik arayışında bulundu.

* İslam dünyasında, en büyük katliam ve hukuksuz saldırı AKP iktidarı döneminde yaşanırken, bundan önceki iktidarlar döneminde gösterilen tepkilerin önüne geçecek görünüm sergiledi.

* Tabanının ve Türkiye halkının tepkisine rağmen, Meclis'te İsrail'le dostluk grubu oluşturdu.

* Her gün akıl almaz katliamlar yapan İsrail Cumhurbaşkanı'na sevgi sözcükleri gönderen bir yardımcıya sahip.

* Irak'ı işgal sırasında, zorda kalan ABD askerlerinin, sağ salim ülkelerine dönmeleri için dua etti.

* Hakk'ın Batıl'a galebesi niteliği taşıyan Ayasofya'da konser verdirdi.

* Kızlarını yurt dışında okutmak zorunda kalmasına rağmen, başörtüsü yasağını gündeme getirilecek sorun olarak görmeyip, soğukkanlı(!) davrandı.

* Kuzey Irak'ta güdümlü bir İsrail kurulması için zemini engelleyen 'kırmızı çizgiler'i pembeye çevirmeyi başardı.

* 7-9 Ocak tarihleri arasında sessiz sedasız olarak 28 Şubat’ın mimarı Çevik Bir'in de katıldığı Türkiye, İsrail ve Ürdün'den oluşan ortaklık oluşturdu..

Başbakan İsrail’e gitse bu kadar Yahudi göremezdi

Musevilerle kolkola - (Mustafa Yılmaz- Ankara)

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Amerika gezisinin en önemli ayaklarını, Siyonistlerin kontrolünde bulunan örgütler oluşturuyor. CFR, CSIS gibi siyonistlerin kontrolündeki ABD’nin etkin lobileriyle görüşmeler yapacak olan Tayyip Erdoğan, ayrıca Ortodoks kilisesi Patriği’yle, Musevi Kuruluş temsilcileriyle ve Amerikan Musevi Komitesi’yle ayrı ayrı biraraya gelecek. Tayyip Erdoğan’ın programındaki musevi lobi ve grupların yoğunluğuna karşın, müslüman kesimle ise sadece bir kez görüşecek. Erdoğan 27 Ocak salı günü musevi kuruluş temsilcilerinin ardından Amerikalı Müslüman liderleri kabul edecek.

Tayyip Erdoğan’ın 25 Ocak Pazar günü başlayacağı ABD gezisinin ayrıntıları netleşti. Başbakanın resmi programında en dikkat çekici unsur programdaki musevilerin etkin olduğu lobi ve kuruluşlarla yapılacak görüşmelerin yoğunluğu. Bunların içinde CFR gibi Amerika’nın dış politikasını belirleyen ancak siyonist idealler doğrultusunda hareket ettiği bilinen etkili örgütlerin yanısıra ABD’nin en etkili düşünce kuruluşu olan ve yine yahudilerin etkin olduğu CSIS’ta bir konuşma yapacak.

Tayyip Erdoğan daha 2002 yılındaki gezisinde de her iki örgütün toplantılarına katılmış ve birer konuşma yapmıştı. CSIS’ta konuşma yaptığı konferansın başlığı ise ilginçti; “Türkiye yoluna girdi”

CFR’de dış politikayı anlatacak

Başbakan’ın kısa adı CFR olarak bilinen (Consul Of Foregin Relation) Dış İlişkiler Konseyi’nde yapacağı konuşmanın başlığı “21. Yüzyılda Türk Dış Politikası”. Yahudi Walter Lippman’ın önderliğinde kurulan CFR’nin finansörü ise dünyanın en zengin ailelerinden biri olan Rockefeller ailesi.

Başbakan’ın kısa adı CSIS olan Uluslararası Araştırma ve Strateji Merkezi’nde yapacağı konuşmanın konusu ise, “Doğrudan Yabancı Yatırımlar ve Türkiye’nin Ekonomik Kalkınması”

Ortodoks Kilisesi Patriği ile görüşme

Tayyip Erdoğan ABD gezisinde Ortodoks Kilisesi Patriği Dimetrius’la da bir görüşme yapacak. Erdoğan’ın patrik’le yaptığı görüşmesine Amerika’nın önde gelen Rum asıllı işadamları da eşlik edecek.

CESARET ÖDÜLÜ ÖĞLE YEMEĞİ’NDE

Kamuoyunda tartışma konusu olan ve “Bu ödül neyin karşılığı” sorusunu gündeme getiren “Profiles in Courage”, “Cesaret Ödülü” ise Amerikan Musevi Komitesi tarafından 26 Ocak pazartesi günü komite tarafından verilen öğle yemeğinde Başbakan’a takdim edilecek. Erdoğan burada ödülü aldıktan sonra bir teşekkür konuşması yapması bekleniyor.

Hollywood yıldızlarıyla tanışacak

Başbakan Erdoğan ilk olarak pazartesi sabahı Waldorf Astoria Oteli’nde ABD finans çevreleriyle kahvaltıda bir araya gelecek. Hemen ardından CFR’de bir konuşma yapacak. Erdoğan öğle yemeğini Amerikan Musevi Komitesiyle birlikte yiyecek ve bu yemekte “Cesaret Ödülü”nü alacak. Aynı gün akşam saat 18-18.30 arasında ise Ortodoks Kilisesi Patriği Dimetrius ve önde gelen Rum asıllı Amerikalı işadamlarıyla bir toplantı yapacak. Erdoğan Akşam yemeğinde ise tanınmış organizatör Ahmet Ertegün’ün evinde olacak. Erdoğan bu yemekte bazı ünlü Hollywood yıldızlarıyla tanışma imkanı bulacak.

Tayyip Erdoğan’ın Salı günkü programı ise işadamları tarafından The Ritz Carlton otelinde verilen öğle yemeği ile başlayacak. Yemeğin ardından CSIS’a geçecek olan Erdoğan burada yabancı yatırımlar üzerine bir konuşma yapacak. Hemen ardından ise yine The Ritz Carlton otelinde Musevi Kuruluş temsilcileriyle buluşacak. Erdoğan’ın Amerikalı Müslümanlarla yapacağı tek toplantı da bunun arkasından gerçekleşecek. Erdoğan aynı otelde Musevi kuruluş temsilcilerinin ardından, Amerikalı Müslüman liderlerle bir araya gelecek.

Bush’la görüşme

Erdoğan’ın Bush’la görüşmesi 28 Ocak Çarşamba günü 11.25 olarak belirlendi. Erdoğan aynı gün Bush’un yanısıra Dünya Bankası Başkanı Wolfonson. ABD Ticaret Bakanı Don Evans, ABD Hazine Bakanı John Snow ve IMF Başkanı Köhler ile de birer görüşme yapacak. Başbakan’ın 29 Ocak perşembe günkü programında ise yine bir konuşma var. Erdoğan Amerikan Enterprise Institüte’de “Muhafazakar Demokrasi ve Özgürlüğün Küreselleşmesi” konulu bir konuşma yapacak.

Başbakan Erdoğan 30 Ocak Cuma günü Amerikan Türk Dernekleri Asamblesi Kongresi’nin açılış konuşmasının ardından Türkiye’ye dönecek. (Muharrem Coşkun- İstanbul)

Hiç yorum yok: