31 Ocak 2009 Cumartesi

GENİŞ CEPHE YIKIMDIR

GENİŞ CEPHE YIKIMDIR ORHAN SELEN


Denetimsiz güç, güç değildir.
Sahibinin başına bela açar.
Hitler iyi araştırılırsa önemli dersler çıkarılır.
1940 lı yıllarda Alman ordusunun önüne çıkacak güç yoktu.
Değerli mareşallerini kenara itekleyerek ordunun başına geçen Hitler gücünü fazla abarttı.
Önce Avrupa’yı ele geçirip bir süre bekleseydi, büyük Nazi Avrupa’sı bugün de yaşıyordu.
Bir cephe Afrika’da açtı.
Bir cephe Sovyetler Birliği’ne açtı.
Bitmez sanılan asker bitiverdi.
Çocukları cepheye yollamaya başladılar.
Savaş yenilgiyle sona erdi.
Hitler de kendi hayatına son verdi.
60 milyon insan nedenini anlayamadan öldüler.
Tarihle dargın olan AKP aynı hatayı yineliyor.
Türkiye’deki her kesimle kavgalı olduğu yetmiyormuş gibi Ergenekon soruşturmasının arkasına sığınarak korku saçmaya çalışıyor.
Yandaş medya da tetikçiliğe soyundu.
Ne tuhaf rastlantıdır ki, AKP’nin ele geçirmeye çabaladığı için kavga ettiği her kesimden önemli kişiler ya göz altına alındı ya da tutuklandı.
Emekli Orgeneraller gözaltına alınarak televizyonlarda konuşan eski komutanlara gözdağı verildi.
Görevdeki subaylar tutuklanarak orduya meydan okundu.
İlhan Selçuk, Mustafa Balbay, Vedat Yenerer, Tuncay Özkan ile basın uyarıldı.
Kemal Güriz ile Üniversitelere korku salındı.
Sinan Aygün ile sivil toplum örgütleri susturuldu.
Mustafa Özbek tutuklanarak sendikalar hizaya sokuldu.
Doğu Perinçek ile dokunulmazlığı bulunmayan siyasetçiler korkutuldu.
Yalçın Küçük ile çok konuşan profesörlerin sesi kısıldı.
Ergenekon soruşturmasında gözaltına alınanlar ve tutuklananların adları alt alta yazıldığında ortaya soyadına göre sıralanmış bir çeşit telefon rehberinden farklı bir şey ortaya çıkmaz.
AKP’nin bazı bakanları soruşturmayla ilgileri olmadığını söylerken Başbakan medyanın karşısına çıkarak meydan okuyor.
- Biz tekerlerine çomak soktukça bağırıyorlar.
Erdoğan demek istiyor ki :
- Çoğunluğumuzdan dolayı yasama elimizde. İktidarda olduğumuz için yürütme elimizde.
- Gördüğünüz gibi yargı da elimize geçmek üzere.
Bir koltuğa iki karpuz sığmazken, üç tanesi hiç sığmaz.
AKP cepheyi büyütüyor.
Tarihsel ve ideolojik kökü bulunmayan bir partinin her kesimle kavgaya tutuşması ancak pervasızlıkla açıklanabilir.
Pervasızlığın sonu her zaman yenilgi ve yıkımla bitmiştir.
Napolyon da pervasızdı.
Durmayı bilmedi ve sürgünde öldü.
Enver Paşa pervasızdı.
Osmanlı İmparatorluğu'nun batışını çabuklaştırdı.
Başka bir pervasızlığın yolunda öldürüldü.
Erdoğan’ın bunlara benzemesi istenmez.
Günümüzde gücünü yanlış kullananlar ölmüyorlar.
Kendilerini ve ülkelerini yakıyorlar.
AKP kadrolarının günü kurtarmak ve kurumları ele geçirmek için yanlış tuğlaları üst üste koymaları sıkıntılı geleceğin alt yapısını hazırlıyor.
AKP bir gün geldiği gibi gidecektir.
Toplumun çeşitli kesimlerine açtığı savaş ve 7 yılda yoksullaştırdığı halk bu partiyi yakında sandığa gömecektir ama geride bırakacağı yıkım yıllarca onarılamayacaktır..

Hiç yorum yok: