BU VATAN’DA YİĞİT OLMAK DA VARMIŞ
Üçyüzaltmışbeş gün
ikiye katlandı bugün
Uğur Ağabeyi kalbimize gömeli
Dinmiyor sızısı yüreğimizin.
Bu Vatan’da yiğit olmak da varmış
Kahpe bombalara hedef olanda
Kurşunla öldüremedikleri yiğidimi
Bombayla paramparça edince sanki
Yok edeceklerini sandılar Uğur’umun Yüreğini…
O yürek ki, Vatan’la beraber çarpan
O yürek ki, durmamacasına ağlayan
O yürek ki, altmışbeş milyona varan
Yiğidim, aslanım yatıyor toprağında
Vatan!, kahrolasıca kahpeliklere karşı
Yiğidimi aldı aziz koynuna.
Yiğidimin ağıdı yüzyıllarca sürse de
Unutmaz seni halkım, yiğit Uğur’um.
Ankara, 24 Ocak 1995
M. Nihat ÖZGÜR
-------------------------------------------&-------------------------------------
İZMİR’DE ÖZLEM
İzmir’de gün batımı,
Akdeniz mavisiyle buluşan
Martıların çığlıklarında
Ruzgârların serinliğinde
Ufukta kaybolan gemilerin
Özlemleri dile getirişi gibi
Kordon boyunda beklerken seni
Dalmışım sevgilim özleminden
Siyah gözlerinin derinliğinde
Yelken açmışım bir gemi gibi
Pupa yelken…
M. Nihat ÖZGÜR 13.12.1988
İZMİR ÖZLEMİ
İnanır mısın ey dost!
Zulmün denize döküldüğü bu kentin
Mavi sularında
İzmir’e ilk ulaşan Mehmetçik’in
Rûyasını görüyorum.
Öyküsünü küçüklüğümden bildiğim
Zafer türkülerinin coşkunluğunda
Limana doğru giden yolda
Elinde mavzeriyle
Mehmetçik’in
İlk Kurşun Anıtı’nı…
M. Nihat ÖZGÜR 13.12.1998
-------------------------------------------&------------------------------------
ANTALYA’DA SABAH
Bir gün
Gönlünce yaşamak istersen eğer
Akdeniz’in parlak güneşinde
Sıcaklığında kumsallarının
Serinliğinde mavi sularının
Özlemlerinle coşan kalbimde aşkın
Siyah gözlerinin derinliğindeki sevginle
Bekliyorum sevgilim hasretinle,
Antalya sabahlarında
Baş başa Yat Limanı’nda…
M. Nihat ÖZGÜR 11 Ekim 1989
----------------------------------------&---------------------------------------
Bugün yine gördüm uzaktan
gönlümün güneşini,
Yüreğimi ısıtan o tatlı bakışlarını…
Sanki farkında değil
Aşkımın ruzgârının,
Tatlı bir rûya gibi
Gönlümdeki sevdanın…
M. Nihat ÖZGÜR 3 Kasım 1989
27 Haziran 2025 Cuma
BREMEN MIZIKACILARI
Hepimiz Birimiz, Birimiz Hepimiz İçin Varız. Aramızda ayrılık-gayrılık ve dargınlık mı olurmuş efendim; biz birbirimize benzeriz. Kimimiz katolik rahibelerin kara-çarşafından umarken medet, kimimiz yalan-dolanlarla eder muhabbet. Kimimiz anamızın ak yazmasına yeğleriz Yahudinin türbanını; Kimimiz Cumhuriyetin başına öreriz Siyonizmin Çuvalını. Üstün Cesaret Ödüllü Kasımpaşalı Külhan Beyliğim, BOP Eşbaşkanlığını hakettiğim içindir. Jinsa Şövalyesi BOP Eşbaşkanıyımdır,Üstün Cesaretimden kaynaklanır ödülüm. Kükrerim gerekirse Efendim Şimon'uma. Sonunda Miyavlasam da Taşnak'lım Sarkisyan'a. Sır vermem Gümrük Kapısı veririm yeni kıblem Erivan'a. Diyarbakırı yaparım başkent, BOP'umun Tarikat-ül-Kürk'istanına. Ye Kürküm ye, askerlik kaçkını çükleri çürük oğulcuklarım Habil'le Kabilim YE, AKSIRINCAYA, TIKSIRINCAYA KADAR YE,YE OĞLUM YE!. "Askerlik Yan Gelip Yatma Yeri Değildir" "Sayın APO" ve (Mehmetçiğe) "Kelle" sözlerini utanmadan söylerim, arkasından da Mersin'li çiftçiye "Ananı da al git LAN" derim. Boşver oğulcuklarım Türklük ve Vatan da neymiş; biz ondan anlamayız. Yiyip yutmaya gelince, koşar adım oradayız. Bilâl evladım, anladın mı Babanı. Başına uçkur takıp doladın mı Türbanı. "Yan Yatma YE!" YAN YATMA YEEEE!!!! YAN YATMA LEN VELET! YE OĞLUM YE!
ERMENİ İSYANLARI -17- YOZGAT OLAYLARI
Bu mesajı dikkat işaretle
<>[DipDalgasi:5392]<> ERMENİ İSYANLARI -17- YOZGAT OLAYLARI - BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞINDA
26 Aralık 2008 Cuma, 2:49
Kimden:
"© Özkan BOSTANCI"
<>[DipDalgasi:5392]<> ERMENİ İSYANLARI -17- YOZGAT OLAYLARI - BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞINDA
26 Aralık 2008 Cuma, 2:49
Kimden:
"© Özkan BOSTANCI"
SOYKIRIM YAPMADIK, VATAN SAVUNDUK.. ÖZÜR DİLEMİYORUZ...
From: ilkaygunay82@hotmail.com
Subject: Soykırım yapmadık, vatan savunduk.. özür dilemiyoruz...
Date: Thu, 18 Dec 2008 09:32:03 +0200
Soykırım yapmadık, vatan savunduk.. özür dilemiyoruz...
çağrımıza siz de katılın! Katılmak için www.ozurdileme.com
Kendilerini “aydın” olarak niteleyen ancak kesinlikle Türk bayrağının dalgalandığı bütün yurt topraklarında yaşayan hiçbir insanımızı temsil etmeyen bu şahısların “Özür Diliyoruz” adı altında başlattığı kampanyayı nefretle kınıyoruz.
Tarihsel belgeler ortadadır;
Birinci Dünya Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu topraklarını paylaşım savaşıdır.
Bu savaşta, yüzlerce yıl Türkler, Kürtler, Lazlar, Çerkesler ile kardeşçe yaşayan Ermeni halkı, 1830’lu yıllardan itibaren topraklarımıza giriş yapan Amerikan misyonerleri tarafından kışkırtılmıştır.
Bazı Ermeniler, Çarlık Rusyası, Fransa ve diğer emperyalist güçlerle birlikte hareket etmiş, çeteler oluşturmuş ve Anadolu’da yıllarca kardeşçe yaşadıkları Türkleri kırıma uğratmıştır.
Ermeni Taşnak Partisi lideri ve bağımsız Ermenistan'ın (1918-19) ilk başbakanı Ovanes Kaçaznuni bile 1923 Parti Kongresi'ne sunduğu ve daha sonra kitap halinde yayımlanan raporunda geçmişin şu özeleştirisini yaparak 1914-1923 yılları arasındaki süreci savaş hali diye tanımlar ve şu tespitleri yapar: "Türklere karşı milis birlikleri oluşturulması ve Rusya'ya koşulsuz bağlılık gösterilmesi hatadır... Osmanlı yönetimi zorunlu göç kararını savunma güdüsüyle almıştır..."
Arşivlerde, Çarlık Rusya’sı destekli Ermeni çetelerinin 525 bin Türk’ü katlettiği belgelenmiştir.
Hal böyleyken, İttihat ve Terakki yönetimi, 1915’te vatan savunması için, cephe gerisini garantiye almak için Ermenilerin tehciri yönünde bir karar almıştır. Bu süreçte karşılıklı kırımlar olmuştur. Ancak bu asla ve asla bir soykırım değildir.
Bu tartışma tarihi değil, siyasidir. Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi’nde ve daha birçok emperyalist ülkenin parlamentolarındaki tasarılarda “1915-1923” tarihleri arasında “sözde Ermeni soykırımı yapıldığı” iddia edilmiştir. Bu tarihler bile bu kararın siyasi olduğunu kanıtlamaktadır.
Kurtuluş Savaşımızı “Soykırım”, Türkiye Cumhuriyeti’ni “Soykırım üzerine kurulmuş bir devlet”, başta Atatürk olmak üzere Kurtuluş Savaşımızın önder kadrolarını da “soykırımcı” ilan edeceklerdir.
Atalarımız (ne Osmanlı yönetimindeki İttihat ve Terakki yöneticileri ne de başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere liderlerimiz) soykırımcı değil, vatan savunması yapan bağımsızlık savaşçılarıydı. Bu oyuna gelmeyeceğiz. Bu oyunu bozacağız.
Biz, Türk Milleti olarak ÖZÜR DİLEMİYORUZ. Yüzlerce yıldır bulunduğumuz coğrafyada kardeş halkları birbirine düşüren emperyalistlere, başta Mehmetçiklerimizin kanları olmak üzere, dökülmesinde payları bulundukları her damla kan için özür diletmeye Türk Milleti ve gençliği olarak YEMİN EDİYORUZ.
Sizde destek vermek isterseniz www.ozurdileme.com adresine imzalarınızla katılabilirsiniz.
Subject: Soykırım yapmadık, vatan savunduk.. özür dilemiyoruz...
Date: Thu, 18 Dec 2008 09:32:03 +0200
Soykırım yapmadık, vatan savunduk.. özür dilemiyoruz...
çağrımıza siz de katılın! Katılmak için www.ozurdileme.com
Kendilerini “aydın” olarak niteleyen ancak kesinlikle Türk bayrağının dalgalandığı bütün yurt topraklarında yaşayan hiçbir insanımızı temsil etmeyen bu şahısların “Özür Diliyoruz” adı altında başlattığı kampanyayı nefretle kınıyoruz.
Tarihsel belgeler ortadadır;
Birinci Dünya Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu topraklarını paylaşım savaşıdır.
Bu savaşta, yüzlerce yıl Türkler, Kürtler, Lazlar, Çerkesler ile kardeşçe yaşayan Ermeni halkı, 1830’lu yıllardan itibaren topraklarımıza giriş yapan Amerikan misyonerleri tarafından kışkırtılmıştır.
Bazı Ermeniler, Çarlık Rusyası, Fransa ve diğer emperyalist güçlerle birlikte hareket etmiş, çeteler oluşturmuş ve Anadolu’da yıllarca kardeşçe yaşadıkları Türkleri kırıma uğratmıştır.
Ermeni Taşnak Partisi lideri ve bağımsız Ermenistan'ın (1918-19) ilk başbakanı Ovanes Kaçaznuni bile 1923 Parti Kongresi'ne sunduğu ve daha sonra kitap halinde yayımlanan raporunda geçmişin şu özeleştirisini yaparak 1914-1923 yılları arasındaki süreci savaş hali diye tanımlar ve şu tespitleri yapar: "Türklere karşı milis birlikleri oluşturulması ve Rusya'ya koşulsuz bağlılık gösterilmesi hatadır... Osmanlı yönetimi zorunlu göç kararını savunma güdüsüyle almıştır..."
Arşivlerde, Çarlık Rusya’sı destekli Ermeni çetelerinin 525 bin Türk’ü katlettiği belgelenmiştir.
Hal böyleyken, İttihat ve Terakki yönetimi, 1915’te vatan savunması için, cephe gerisini garantiye almak için Ermenilerin tehciri yönünde bir karar almıştır. Bu süreçte karşılıklı kırımlar olmuştur. Ancak bu asla ve asla bir soykırım değildir.
Bu tartışma tarihi değil, siyasidir. Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi’nde ve daha birçok emperyalist ülkenin parlamentolarındaki tasarılarda “1915-1923” tarihleri arasında “sözde Ermeni soykırımı yapıldığı” iddia edilmiştir. Bu tarihler bile bu kararın siyasi olduğunu kanıtlamaktadır.
Kurtuluş Savaşımızı “Soykırım”, Türkiye Cumhuriyeti’ni “Soykırım üzerine kurulmuş bir devlet”, başta Atatürk olmak üzere Kurtuluş Savaşımızın önder kadrolarını da “soykırımcı” ilan edeceklerdir.
Atalarımız (ne Osmanlı yönetimindeki İttihat ve Terakki yöneticileri ne de başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere liderlerimiz) soykırımcı değil, vatan savunması yapan bağımsızlık savaşçılarıydı. Bu oyuna gelmeyeceğiz. Bu oyunu bozacağız.
Biz, Türk Milleti olarak ÖZÜR DİLEMİYORUZ. Yüzlerce yıldır bulunduğumuz coğrafyada kardeş halkları birbirine düşüren emperyalistlere, başta Mehmetçiklerimizin kanları olmak üzere, dökülmesinde payları bulundukları her damla kan için özür diletmeye Türk Milleti ve gençliği olarak YEMİN EDİYORUZ.
Sizde destek vermek isterseniz www.ozurdileme.com adresine imzalarınızla katılabilirsiniz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)